📝 Editoryal Not:
Baş dönmesinin yalnızca kulak ya da nörolojik kaynaklı olduğu yönündeki yaygın kanaat, doğru tanının gecikmesine neden olabilir. Bu basın bülteni, göz hastalıklarının baş dönmesine etkisini bilimsel temelde ele alarak, multidisipliner bir yaklaşımın önemini vurguluyor. Göz sağlığına dair belirtilerle başlayan dengesizlik şikayetlerinin doğru değerlendirilmesi, hem tanı sürecini hızlandırır hem de gereksiz tetkiklerin önüne geçer. Bu yönüyle içerik; göz hastalıkları uzmanlarının, KBB ve nöroloji branşlarının farkındalıklarını artırmak adına önemli katkı sunmaktadır.
Baş dönmesi, günlük yaşamı olumsuz etkileyen ve sıklıkla iç kulak hastalıkları ya da nörolojik bozukluklarla ilişkilendirilen bir semptomdur. Ancak, yapılan tetkiklerde herhangi bir kulak veya sinir sistemi rahatsızlığı saptanmamasına rağmen baş dönmesi yaşayan hastaların sayısı azımsanmayacak düzeydedir. İzmir Batıgöz Sağlık Grubu Çankaya Şubesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Uğur Ünsal, bu noktada göz sağlığının göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekiyor.
“Denge Sistemimiz Gözlerle de İlişkilidir”
Denge sistemimiz; görsel sistem, iç kulak ve merkezi sinir sistemi arasındaki uyumla işler. Gözlerden gelen verilerdeki bozulma, beynin çevreyi yanlış algılamasına yol açarak baş dönmesi hissini tetikleyebilir. Doç. Dr. Ünsal, “Denge sadece kulakla değil, gözlerle de sağlanır. Görsel bilgilerin yanlış işlenmesi, oryantasyon bozukluklarına neden olabilir,” diyor.
Göz Bozuklukları Baş Dönmesine Yol Açabilir
Miyopi, hipermetropi, astigmat gibi kırma kusurları ve yaşa bağlı makula dejenerasyonu gibi hastalıklar; bulanık görmeye ve derinlik algısında bozulmaya yol açarak baş dönmesi hissini artırabilir. Görsel odaklanma zorlukları, özellikle hareket halindeyken çevresel algının bozulmasına neden olur.
Glokomun (Göz Tansiyonu) Dolaylı Etkisi
Göz içi basıncının artmasıyla gelişen glokom, doğrudan baş dönmesi yapmaz; ancak ileri evrelerde görme alanının daralması, denge kaybına neden olabilir. Doç. Dr. Ünsal, “Görme alanı kısıtlandığında kişi çevresini tam algılayamaz. Bu da denge üzerinde olumsuz etki yaratır,” şeklinde açıklıyor.
Çocuklarda da Görülüyor
Gizli şaşılık, göz tembelliği ve odaklanma problemleri olan çocuklarda da baş dönmesi şikayetleri ortaya çıkabilir. Bu çocuklarda dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü ve koordinasyon sorunları da sıklıkla gözlemlenir. Bu nedenle, pediatrik yaş grubunda da göz muayenesi ihmal edilmemelidir.
Göz Muayenesi Baş Dönmesi Tanısında Kritik Öneme Sahip
Baş dönmesi yaşayan bireylerde kulak-burun-boğaz ya da nörolojik değerlendirmelerin yanı sıra göz hastalıkları uzmanına da başvurulması, doğru tanı ve tedavi süreci açısından büyük önem taşır. Özellikle yeni gözlük kullanıcılarında baş dönmesi, yanlış reçete ya da adaptasyon süreciyle ilişkili olabilir.
Doç. Dr. Ünsal’dan Uyarı:
“Her baş dönmesi vakasında kulak ya da beyin kaynaklı bir neden aranmaz. Göz kaynaklı etkenler de sıklıkla karşımıza çıkıyor. Bu yüzden tekrarlayan veya açıklanamayan baş dönmeleri yaşayan herkesin kapsamlı bir göz muayenesinden geçmesini tavsiye ediyoruz.”