Pfizer Türkiye, Sağlık Bakanlığı onaylı Araştırmacı Eğitimi’ni Bursa’da gerçekleştirdi.
Pfizer Türkiye, 2000 yılından bu yana 2500’ün üzerinde hekime eğitim sunduğu Araştırma Eğitimlerinden sonuncusunu Uludağ Üniversitesi ve T.C. Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle 17 Mart’ta Bursa’da düzenledi.
Program, ülkemizde yüksek standartta klinik ilaç araştırmalarının yaygınlaşması, araştırmacıların bu konudaki bilgilerinin güncellenmesi ve dünyada ve Türkiye’deki son gelişmelerin paylaşılmasını hedefliyor. 2000 yılından bu yana klinik araştırmaların gelişimi için “Araştırmacı Eğitim”leri düzenleyen Pfizer bu programları T.C. Sağlık Bakanlığı ve üniversiteler işbirliği ile güçlendiriyor.
T.C. Sağlık Bakanlığı işbirliği ile Bursa Almira Otel’de yapılan Klinik Araştırma Eğitimi, Pfizer’in Türkiye’de düzenlediği 27. eğitim oldu. Eğitimlerde klinik araştırmaların küreselleşmesi ve Türkiye’de klinik araştırmalar, mevzuat, etik yaklaşımların tarihçesi, klinik araştırmalarda tasarım, bilgilendirilmiş gönüllü olur formu, advers olaylar ve raporlanması, klinik araştırmalarda taraflar, yoklama ve denetleme konuları hakkında sağlık profesyonellerine kapsamlı bilgiler sunuldu. Hekimlere yönelik düzenlenen eğitimin sonunda, tüm modüllere katılan 215 katılımcı, katılım belgesi almaya hak kazandı.
Pfizer Türkiye Klinik Araştırmalar Müdürü Dr. Gökhan Duman konuyla ilgili şunları söyledi: “Klinik araştırmalar çoğunlukla gelişmiş ülkelerde yürütülmekte ve araştırmaların yalnızca %20’si Avrupa ve ABD dışında yapılmaktadır. Ülkemizde bilim ortamını geliştirmek ve hastalarımızı gelişmiş ülkelerdeki hastalar ile aynı düzeyde yenilikçi tedavilere ulaştırabilmek için Sağlık Bakanlığı ve üniversiteler işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz eğitim programlarımızla klinik araştırmalara Pfizer Türkiye olarak katkıda bulunmaktan dolayı gurur duyuyoruz.”
Pfizer Türkiye Medikal Direktörü Dr. Turgay Aydınlar yaptığı açılış konuşmasında “Yeni ilaç keşiflerinin çok merkezli araştırma ağları yoluyla hayat bulduğu günümüz dünyasında ülkemizin de hak ettiği yeri bulması ve dünya ilaç Ar-Ge yatırımlarından hak ettiği paya sahip olabilmesi öncelikli hedefimizdir. Bu eğitim programları sayesinde klinik araştırmaların kalitesinin ve sayısının artacağına ve ülkemize önemli katkılar sağlanacağına inanıyorum” dedi.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güllülü ise şöyle konuştu: “Klinik araştırmalar tıpta yeni yaklaşımların insanlar için yararlarını ortaya koymanın en güvenilir ve bilimsel yolu olarak büyük değer taşımaktadır. Her araştırmada birtakım bilimsel sorulara cevaplar ve hastalıkları önlemenin, taramanın, teşhis ya da tedavi etmenin daha iyi yolları aranır. Bu nedenle üniversitemizde gerçekleşen eğitim programının tüm hekimlerimize yararlı olmasını ve tüm eğitim kurumlarında benzer programların tekrarını diliyorum.”
T.C. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Hanefi Özbek, eğitim programı ile ilgili görüşlerini şöyle ifade etti: “Ülkemizde klinik araştırmaların ve klinik araştırma kalite standartlarının gelişimi için düzenlenmekte olan Klinik Araştırma Eğitimlerinin önemine ve değerine inanıyoruz. Klinik araştırmaların planlanması ve gelişimi için Sağlık Bakanlığı, üniversiteler ve hastaneler ile işbirliği içerisinde düzenlenen bu eğitimleri düzenlemeye ve ülkemizdeki bilim ortamının gelişimine katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Bakanlık olarak destek verdiğimiz klinik araştırma eğitimlerinin kapsamlı içeriğinin klinik uygulamalarda hayata geçirilmesini ve hekimlerimize yararlı olmasını diliyoruz.”
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek şöyle konuştu: “Klinik araştırmalar insan sağlığına yönelik kullanılan ilaçlardan cihazlara, testlerden tedavilere tüm tıbbi ürünlerin güvenlik ve etkinliğini belirlemenin temel aracıdır. Hekimlerimizin gelişimine katkıda bulunan bu eğitim programlarının araştırmacılarımıza ve ülkemize önemli katkılar sağlaması ümidiyle halkımızın sağlığının korunması için klinik çalışmalarda yer alan tüm hekimlerimize teşekkür ediyorum.”