📝 Editoryal Not:
Cilt kanseri, erken teşhisle tamamen tedavi edilebilen fakat fark edilmediğinde hayati risk oluşturan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu basın bülteni, dermatolojik değerlendirmenin önemi, tedavi seçenekleri ve korunma stratejileri hakkında güncel ve bilimsel bilgi sunması açısından büyük değer taşımaktadır. Hem sağlık profesyonelleri hem de toplum için farkındalık yaratmayı hedefleyen bu içerik, özellikle UV maruziyetinin azaltılması, leke takibi ve biyopsi temelli tanı yaklaşımlarıyla hasta bakımına somut katkılar sağlamaktadır.

Cilt kanseri, epidermis olarak adlandırılan cildin en dış tabakasında yer alan hücrelerde meydana gelen DNA hasarı sonucu, hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla gelişen malign bir hastalıktır. Memorial Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Aslı Tatlıparmak, cilt kanserinin türleri, belirtileri, tanı ve tedavi yaklaşımları ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Cilt Kanserinin Türleri ve Görülme Sıklığı
Cilt kanseri tüm dünyada en sık rastlanan kanser türüdür. Başlıca üç alt tipi vardır:

  • Bazal hücreli karsinom (BCC)
  • Skuamöz hücreli karsinom (SCC)
  • Melanom

Toplumda görülme oranı %2 gibi yüksek bir düzeyde olan cilt kanseri, erkeklerde kadınlara göre daha sık görülmektedir. Erkeklerde 5., kadınlarda ise 7. en sık görülen kanser türüdür. UV maruziyeti yaşla birlikte arttığından, yaşlı bireylerde sıklıkla rastlanır.

Cilt Kanserinin 6 Yaygın Belirtisi
Cilt kanserinden şüphelenilmesi gereken başlıca klinik bulgular şunlardır:

  1. 2–3 haftadan uzun süredir iyileşmeyen, kabuklanan ve zaman zaman kanayan yaralar,
  2. Ciltten kabarık, kubbe şeklinde, kabuklanan veya kanayan lezyonlar,
  3. Asimetrik, düzensiz kenarlı ve renk değişikliği gösteren benler,
  4. Çapı 6 mm’den büyük yeni veya değişiklik gösteren benler,
  5. Deride pullanma, soyulma veya kızarıklık,
  6. Lezyonlarda ağrı veya kaşıntı gibi irritatif semptomların varlığı.

Tanı Yöntemleri: Fizik Muayene ve Biyopsi
Tanı süreci, dermatolog tarafından yapılan ayrıntılı cilt muayenesi ile başlar. Baş-boyun bölgesi, saçlı deri, kulaklar, el ve ayak tabanları ile genital bölgeler dahil olmak üzere tüm vücut incelenmelidir. Şüpheli lezyon varlığında, cilt biyopsisi uygulanarak histopatolojik değerlendirme yapılır. Bu sayede kanserin varlığı ve alt tipi kesin olarak belirlenebilir.

Cilt Kanserinde Kişiye Özel Tedavi Yaklaşımları
Cilt kanseri tedavisi, tümörün tipi, yeri, boyutu ve hastanın genel sağlık durumuna göre kişiselleştirilmelidir. En sık kullanılan tedavi yöntemleri:

  • Eksizyonel Cerrahi: Tümör ve çevresindeki sağlam doku çıkarılır.
  • Mohs Cerrahisi: Özellikle yüz gibi kozmetik açıdan kritik bölgelerde, minimum doku kaybıyla maksimum tümör temizliği sağlar.
  • Topikal Tedaviler: Yüzeyel BCC’lerde imikimod veya 5-fluorourasil içerikli kremler kullanılabilir.
  • Fotodinamik Terapi (PDT): Kimyasal ajan ve ışıkla hedefli tümör hücresi yok etme yaklaşımıdır.

Risk Faktörlerine Karşı Korunma Önerileri

Cilt kanserinin gelişiminde ultraviyole (UV) ışınları başlıca rol oynar. Etkili korunma stratejileri şunlardır:

  • Her gün SPF 15 veya üzeri geniş spektrumlu güneş koruyucu kullanın.
  • Güneş kremini her 2 saatte bir yenileyin.
  • Gölge alanları tercih edin; güneş ışınlarının en yoğun olduğu 10:00–14:00 saatleri arasında doğrudan maruziyetten kaçının.
  • Geniş kenarlı şapka, UV korumalı gözlük ve uzun kollu giysiler giyin.
  • Solaryum gibi yapay UV kaynaklarından uzak durun.
  • Derinizi düzenli olarak kontrol edin; şüpheli bir değişiklik fark ederseniz dermatoloğa başvurun.

Unutulmamalı: Korunmasız güneş maruziyeti, cilt kanserinin en önemli nedenidir. Erken tanı ve düzenli dermatolojik değerlendirme ile tedavi başarısı önemli ölçüde artmaktadır.