📝 Editoryal Not:
Bu basın bülteni, artan miyopi vakalarının halk sağlığı açısından oluşturduğu tehdide dikkat çekiyor ve özellikle çocuklarda dijital ekran maruziyetiyle ilişkilendirilen riskleri vurguluyor. Göz hastalıkları uzmanlarının uyarılarına dayanarak hazırlanan içerik, miyopinin önlenebilir yönlerine ışık tutarken, toplum sağlığı, eğitim politikaları ve aile içi davranış değişiklikleri açısından da önemli mesajlar içeriyor. Sağlık profesyonelleri için hem klinik hem de toplumsal düzeyde farkındalık yaratacak bilgiler sunmaktadır.
Uzmanlar, artan ekran süresi ve azalan açık hava aktiviteleri nedeniyle çocuklarda miyopi yaşının 4-5’e kadar düştüğünü bildiriyor.
Miyopi Farkındalık Haftası (23–28 Mayıs) kapsamında göz sağlığı uzmanları, toplumda hızla artan miyopi vakalarına karşı uyarılarda bulunuyor. Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Cafer Tanrıverdi, miyopinin “sessiz bir salgın” olarak nitelendirilebileceğini belirterek, özellikle okul çağındaki çocuklarda dijital ekranlara artan maruziyetin ciddi görme sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti.
“Ekran Süresi Arttıkça Miyopi de Artıyor”
Doç. Dr. Tanrıverdi, dijital cihaz kullanımının yaygınlaşmasının miyopiyi önemli ölçüde tetiklediğini belirterek şunları söyledi: “Akıllı telefon, tablet ve bilgisayarların yaygın kullanımı nedeniyle miyopiye başlama yaşı 4–5’e kadar düştü. Çocuklar artık bebeklik döneminde dijital ekranlarla tanışıyor. Ebeveynlerin bu süreci yakından takip etmesi gerekiyor. Aksi halde ilerleyen yaşlarda kalıcı görme kusurları ve yaşam kalitesini etkileyen sorunlarla karşılaşma riski artar.”
Tanrıverdi ayrıca, açık havada oyun oynayan çocuklarda miyopi gelişme riskinin, sürekli ekran karşısında zaman geçiren akranlarına göre çok daha düşük olduğuna dikkat çekti: “Mevcut tedavi yöntemleri, bu artışı önlemekte yetersiz kalıyor. Dolayısıyla koruyucu önlemlerin öncelikli olarak gündeme alınması gerekiyor.”
Kentleşme ve Eğitim Sistemi Riski Artırıyor
Miyopinin oluşumunda çoklu faktörlerin etkili olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Tanrıverdi, genetik yatkınlık, kent yaşamının getirdiği sınırlı doğal ışık maruziyeti ve dış mekan aktivitelerindeki azalma gibi çevresel faktörlerin de rol oynadığını ifade etti. Ayrıca, eğitim sistemlerindeki farklılıkların da önemli olduğunu belirterek, “Doğu kültürlerinde sınav odaklı eğitim modeli nedeniyle fiziksel aktiviteye ayrılan süre az. Batı’da ise daha hareketli eğitim yaklaşımları benimsendiği için miyopi oranları daha düşük seyrediyor” dedi.
Yüksek Miyopi: Körlüğün Önlenebilir Bir Nedeni
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yüksek miyopiyi önlenebilir körlük nedenlerinden biri olarak tanımlamaktadır. Doç. Dr. Tanrıverdi, özellikle Asya ülkelerinde miyopiye bağlı körlük oranlarının ciddi boyutlara ulaştığını söyledi. Yüksek miyopi sadece genetik yatkınlıkla değil, retinal dekolman, glokom ve maküler dejenerasyon gibi sekonder komplikasyonlarla da ilişkilidir. “Uzağı görememe, gözleri kısarak bakma, göz yorgunluğu ve baş ağrısı, miyopinin en sık gözlenen belirtileridir” şeklinde uyarıda bulundu.
Dünyagöz Hastaneler Grubu Hakkında
1996 yılında kurulan Dünyagöz Hastaneler Grubu, göz sağlığı alanında Türkiye’de branş hastaneciliğinin öncüsü olmuştur. Gelişmiş teknoloji altyapısı ve deneyimli medikal kadrosu ile günde 8.000 poliklinik ve 1.000 cerrahi işlem gerçekleştirme kapasitesine sahiptir. Türkiye’de 12 şehirde 21 merkez ve yurt dışında 10 ülkede hizmet veren grup, 2026-2027 yılları arasında Avrupa’da 15 yeni klinik açmayı hedeflemektedir. Sağlık turizminde de lider konumda olan Dünyagöz, yılda 120.000 uluslararası hastaya 7/24 sağlık hizmeti sunmaktadır.
