📝 Editoryal Not:
Gırtlak (larenks) kanseri, ülkemizde özellikle sigara ve alkol kullanımıyla ilişkili en önemli kanser türlerinden biridir. Erken tanı konulması, hastaların yaşam süresi ve yaşam kalitesi üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Bu basın bülteni, sağlık profesyonellerine yönelik güncel risk faktörlerini, erken uyarı belirtilerini ve tedavi yaklaşımlarını özetleyerek hem klinik pratiğe hem de halk sağlığına katkı sağlamayı hedeflemektedir.
Epidemiyoloji ve Risk Faktörleri
Larenks kanseri, ülkemizde özellikle 50–69 yaş arası erkeklerde sık görülmekte olup en yaygın kanser türleri arasında 6. sıradadır. Ancak son yıllarda kadınlarda ve genç erişkinlerde de artış göstermektedir. En önemli risk faktörleri sigara ve alkol kullanımıdır; birlikte kullanıldığında risk katlanarak artmaktadır.
Bunun yanı sıra kötü beslenme alışkanlıkları, obezite, kontrolsüz diyabet gibi metabolik bozukluklar da mortaliteyi artırmaktadır. Ayrıca aile öyküsü, ileri yaş (>65), mesleki toksin maruziyetleri (asbest, boya, ahşap tozu, metal dumanı), gastroözefageal reflü ve HPV enfeksiyonu (özellikle tip 16) da riski belirgin şekilde artıran faktörlerdir.
Klinik Bulgular ve Erken Tanının Önemi
Larenks kanseri genellikle ses tellerinden kaynaklandığı için en erken belirti uzun süren ses kısıklığıdır. Gırtlağın üst kısmından köken alan tümörler ise daha sinsi seyredebilir; yutma güçlüğü, boğazda takılma hissi gibi nonspesifik semptomlarla başlayabilir. İleri evrede kanlı balgam, nefes darlığı, boyunda şişlik gibi bulgular görülebilir.
Üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla karışabilen bu şikayetlerde belirti süresi kritik öneme sahiptir.
- 3 haftadan uzun süren ses kısıklığı,
- 1 aydır geçmeyen boğazda takılma hissi,
özellikle risk faktörleri olan bireylerde mutlaka KBB uzmanı tarafından endoskopik olarak değerlendirilmelidir.
Erken Tanının Yaşam Kurtarıcı Rolü
Erken dönemde basit bir ses kısıklığı olarak başlayan tablo, tanı geciktiğinde nefes darlığı, ciddi beslenme sorunları ve trakeotomi ihtiyacı gibi ağır komplikasyonlara ilerleyebilir. Endoskopik muayene ile tanı ağrısız şekilde konulabilmektedir. Erken tanı, hem daha az invaziv tedavi seçeneklerini mümkün kılar hem de hastaların konuşma, yutma ve nefes alma fonksiyonlarının korunmasını sağlar.
Güncel Tedavi Yöntemleri
Erken evre larenks kanserinde amaç, tümör kontrolü sağlarken fonksiyonların korunmasıdır. Güncel tedavi seçenekleri arasında:
- Transoral Lazer Cerrahisi (TOLMS): Ağız içinden lazerle tümörün çıkarılması.
- Transoral Robotik Cerrahi (TORS): Robotik sistemlerle ağız içinden tümörün çıkarılması.
- Açık Parsiyel Larenjektomiler: Gırtlağın bir kısmı korunarak tümörün çıkarılması.
- Radyoterapi.
İleri evre olgularda genellikle multimodal tedavi yaklaşımları uygulanır. Gırtlağın tamamen alınması (total larenjektomi) sonrasında hastaların konuşma fonksiyonu protezler veya özefageal konuşma yöntemleriyle yeniden sağlanabilmektedir. Bu sayede yaşam kalitesi kabul edilebilir düzeyde korunabilmektedir.