📝 Editoryal Not:
Paratiroid adenomu, toplumda yeterince bilinmeyen ancak halsizlik, kas-iskelet ağrıları ve böbrek/kalp hastalıkları gibi yaygın şikâyetlerin altında yatabilen ciddi bir endokrin bozukluktur. Basit bir kalsiyum testiyle teşhis edilebilmesi, erken tanıyı son derece kolaylaştırırken; gecikmiş vakalarda organ hasarı ve yaşamı tehdit eden komplikasyonlara yol açabilmektedir. Bu metin, hem sağlık profesyonellerine hem de bilinçli hasta kitlesine yönelik olarak, hastalığın sinsi doğasına, tanısal ipuçlarına ve tedavi seçeneklerine odaklanmaktadır.
Sürekli halsizlik, yorgunluk, sırt ve bel ağrısı gibi şikâyetler, çoğu zaman kas-iskelet sistemi veya psikolojik nedenlere bağlansa da, aslında “paratiroid adenomu” adı verilen endokrin bir hastalığın ilk bulguları olabilir. Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, paratiroid adenomunun basit bir kan testiyle tespit edilebileceğini, ancak teşhis geciktiğinde kalıcı sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı.
Paratiroid Adenomu Nedir?
Paratiroid bezleri, boyunda tiroid bezinin arkasında yer alan ve kalsiyum dengesini sağlayan küçük yapılardır. Paratiroid adenomu, bu bezlerden birinde gelişen iyi huylu bir tümördür. Kanser olmamakla birlikte fazla parathormon salgılayarak kanda kalsiyum yüksekliği (hiperkalsemi) oluşturur. Yüksek kalsiyum; damar, böbrek, kalp ve beyin gibi organlarda ciddi hasara yol açabilir.
Sinsi İlerleyen Bulgular
Paratiroid adenomunun en önemli özelliği, bulgularının çok genel ve yavaş seyretmesidir. Halsizlik, depresif ruh hali, kemik ve kas ağrıları, sık idrara çıkma veya böbrek taşı oluşumu gibi şikâyetler başka hastalıklarla kolayca karışabilir. Bu nedenle hastaların yıllarca doğru tanı alamadığı durumlar sık görülmektedir. Kanda kalsiyum değerinin 10 mg/dl’nin üzerinde olması, mutlaka paratiroid adenomunu akla getirmelidir.
Neden Mutlaka Tedavi Edilmeli?
Prof. Ayşan, Dünya Sağlık Örgütü’nün normal kalsiyum üst sınırını 10,5 yerine 10 mg/dl’ye indirmesinin önemine dikkat çekerek, “Bu değişiklik, yüksek kalsiyumun organlar üzerindeki zararlarının daha iyi anlaşılmasıyla yapıldı. Yüksek kalsiyum, damar tıkanıklıkları, kalp krizi, inme ve kalıcı böbrek yetmezliği gibi ciddi sonuçlara yol açabilir” dedi.
Tedavide Tek Çözüm Ameliyat
Paratiroid adenomunun ilaçla tedavisi mümkün değildir. Tanı konulduğunda cerrahi müdahale şarttır. Ameliyat öncesi ultrasonografi ve sintigrafi ile adenomun yeri belirlenmeye çalışılsa da, bezlerin küçük olması nedeniyle her zaman net görüntü alınamayabilir. Bu nedenle operasyon, deneyimli endokrin cerrahlar tarafından yapılmalıdır. Ameliyat sonrası kalsiyum düzeyi hızla normale döner; hastalarda halsizlik, yorgunluk ve depresif şikâyetler kısa sürede belirgin şekilde azalır.
Basit Bir Testle Hayat Kurtarılabilir
Prof. Ayşan, özellikle nedeni açıklanamayan halsizlik ve yaygın ağrıları olan kişilerin, basit bir açlık kalsiyum testi yaptırmaları gerektiğini vurguladı. Aile sağlığı merkezlerinde dahi uygulanabilen bu test, hayat kurtarıcı olabilmektedir. Kalsiyum değeri 10’un üzerinde çıkan hastaların mutlaka bir endokrin uzmanına başvurması önerilmektedir.