Türk Eczacıları Birliği, son günlerde basında sıkça yer alan antibiyotik kullanımı konusuyla ilgili olarak bir basın açıklaması yaptı.

 

Türk Eczacıları Birliği’nin antibiyotik kullanımı konusundaki basın açıklaması:

“BUGÜN BİR ŞEY YAPMAZSAK, YARIN ÇAREMİZ KALMAYACAK”

Türk Eczacıları Birliği, temsilcisi olduğu yaklaşık 30 bin eczacı ile birlikte bilimsel eczacılığın 172’nci yılını kutluyor.

Sağlığın yeniden tesisinde tartışmasız bir öneme sahip ilacın uzmanı olarak eczacılar, dünyanın her yerinde sağlık alanının bir profesyoneli olarak hizmet sunuyor. Türkiye’de eczacılığın bilimsel bir temel kazanmasından bu yana tam 172 yıl geçti. 172 yıldır olduğu gibi, bu sene de eczacınız sağlığınız için yanınızda.

2009 yılından bu yana belirli temalar çerçevesinde kutlanan Eczacılık Haftası’nda bir kez daha; yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada ciddi bir halk sağlığı sorunu haline gelmiş bulunan antibiyotik direnci ve akılcı antibiyotik kullanımı konusunda tüm topluma belirli mesajlar vermek istiyoruz. Bu amaçla gerek eczanelerimiz gerekse iletişim kanalları aracılığı ile tüm toplumu bilgilendirmeyi hedefliyoruz. Sağlık çalışanlarını, sağlık hizmet sunucularını ve sağlık hizmetinden faydalananları kısacası herkesi; çocuklarımıza daha sağlıklı bir gelecek kurmak için birlikte sorumluluklarımızın farkına varmaya davet ediyoruz.

Sağlık hakkı bilindiği gibi evrensel insan hakları içerisinde ayrıcalıklı bir yere ve öneme sahiptir. Sağlık hakkı ötelenemez. Sağlık hakkı ertelenemez. Sağlık hakkı ikame edilemez. Sağlık hakkının nasıl kullanılacağını belirleyen sağlık politikaları da yüzyıllardır toplumun bugününü ve geleceğini doğrudan belirleyen bir etkiye sahip olduğu için, yalnızca sağlık hizmetini üretenleri ya da yasa koyucuları değil, tüm toplumu yakından ilgilendirmiştir, ilgilendirecektir.

Bugün sağlık hakkını kullanmamızı belirleyen sağlık politikaları, tasarruf üzerine kurulmuştur. Tasarruf içinse bir yandan ilaç ve tedaviye ilişkin süregiden kısıtlamalar konurken, diğer yandan bu alan devletin görevi olmaktan çıkartılmakta, alanın piyasaya terk edilmesinin işareti olabilecek önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Biz eczacılar için de, ilaçta tasarruf son derece önemli bir konudur. Ancak, bizler ilaçta tasarrufun gerçekten sağlanmasının ilaca erişim hakkını kısıtlayarak ya da ilaç alanını piyasalaştırarak değil, akılcı ilaç kullanımı ile mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle de son üç yıldır, 14 Mayıs Eczacılık Haftası’nı Akılcı İlaç Kullanımı teması ile kutluyoruz.

Sağlık alanı bir bütündür. Doktor, eczacı ve diğer sağlık çalışanlarının yönlendirmesi ile tedaviye karar verilir ve uygulanır, bireyin de bu yönlendirmelere uygun hareket etmesi gerekir. İşte bu döngünün en açık biçimde değerlendirilebileceği alanlardan bir tanesi akılcı ilaç kullanımıdır. Doktorun yönlendirmesi olmadan, eczacıya danışmadan başlatılan tedaviler yarar getirmemektedir. Bu nedenle önemsiz gibi görünen sağlık sorunları söz konusu olsa bile, tedavinin kişiye özgü olduğu unutulmamalıdır. Bununla birlikte kitle iletişim araçlarının yönlendirmelerinin hem sağlık hem de ekonomik açılardan ciddi tuzaklar barındırdığı hiçbir biçimde unutulmamalıdır. İlacın kamuya açık tanıtımının, yani reklamın tek bir amacı vardır: daha fazla ilaç satmak, daha fazla kar elde etmektir. Ancak her ilaç aynı zamanda bir zehirdir. Bu nedenle ister bitkisel ister kimyasal kökenli olsun, ilaç ancak sağlık profesyonellerinin yönlendirmesi ile alınan bir ürün olabilir.

Hem sağlık, hem de ekonomik yönden ülkemizde ilaç alanındaki en büyük sorunlardan bir tanesi, antibiyotiklerdir. Ülkemizde, pek çok ülkeden farklı olarak, antibiyotikler halen ilaç sepetinde en çok tüketilen ilaç gruplarının başında yer almaktadır. Bu durum, antibiyotik direnci konusunda ülkemizin büyük bir tehdit altında olduğunu göstermektedir. Diğer yandan, ilaç politikalarının global bütçeye dayandırılması, yani hangi ilaç tüketilirse tüketilsin hükümetin ilaca aynı miktarda para ödüyor olması, akılcı olmayan antibiyotik kullanımını tetikleyen, hastalarımız açısından ise diğer ilaçlara erişimini kısıtlayan bir engel olmaktadır.

YENİÇAĞIN BÜYÜK TEHLİKESİ: ANTİBİYOTİK DİRENCİ

Bugün, onulmaz sanılan birçok hastalık ilaçlar sayesinde tedavi edilebilir hale gelmiştir. Tedavinin ayrılmaz bir parçası olan ilaçlar, sağlık alanında köklü gelişmelerin ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Bugün artık birçok kanser türü dahi, zamanında ve doğru tedaviler ile ölümcül olmaktan çıkmaktadır. Bunlar elbette olumlu, yüz güldüren gelişmelerdir. Ancak ilacın yaygınlığı, beraberinde yeni sağlık sorunlarını da getirmektedir. Bu sağlık sorunlarından en önemlisi; antibiyotik direncidir.

Antibiyotikler keşiflerinden bu yana enfeksiyonların tedavisindeki radikal sonuçları ile insan hayatının önemli ölçüde değişmesine neden olmuştur. Ölümcül sayılabilecek birçok hastalık, antibiyotikler sayesinde tedavi edilebilir ve yönetilebilir hale gelmiştir. Ancak antibiyotiklerin akılcı olmayan kullanımı antibiyotik direncinin gelişmesine yol açmaktadır. Gerekmediği halde antibiyotik reçete edilmesi, durumu kritik olan hastalarda antibiyotik kullanımına başlanmasının gecikmesi, antibiyotik dozunun o hasta için gerekli olandan daha az ya da daha çok olması, antibiyotik tedavisinin süresinin çok uzun veya kısa olması, geniş spektrumlu antibiyotiklerin yaygın kullanımı ya da dar spektrumlu antibiyotiklerin sık kullanımı akılcı olmayan antibiyotik kullanımı örnekleridir. Akılcı ilaç kullanımında, ilacın hekim tarafından verilmesi ve bir ilaç uzmanı olan eczacı danışmanlığında kullanılması birincil derecede öneme sahiptir. Aksi takdirde antibiyotiklerin akılcı olmayan biçimde, hatalı kullanımı bugün ve gelecekte başka hastalıklara ve binlerce insanın ölümüne davetiye çıkartacaktır. Antibiyotik direnci nedeniyle bakteriyel enfeksiyonların önlenmesi ya da etkin bir şekilde tedavisi mümkün olmadığında majör cerrahi, organ nakli, diyaliz, kanser, tüberküloz gibi hastalıklarda modern tıbbın elde ettiği başarılarda önemli gerilemeler meydana gelecektir.

Eczacınız bir ilaç uzmanı ve sağlık danışmanı olarak, sağlığa ilişkin yanlışları düzeltmek, gerekirse tüm ezberleri bozmak ve yeniden hep birlikte sağlıklı bir toplum kurmak için her zaman yanınızdadır. Ülkemizde de ciddi bir sorun haline gelmiş antibiyotik direnci konusunda, tüm toplumsal kesimlere önemli sorumluluklar düşmektedir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından da en önemli sağlık sorunlarından biri olarak tanımlanan antibiyotik direnci konusunda gerekli önlemler bugün alınmazsa, yarın, sağlık açısından karanlık bir devrin başlaması işten bile değildir.

Bakterilerin neden olduğu küçük büyük binlerce hastalıkla mücadele etmemizi sağlayan antibiyotikler, akılcı kullanılmadığında yalnızca bakterilerin daha dirençli hale gelmesine neden olur. Bu nedenle sağlık ışığımız antibiyotikleri bilinçli kullanalım, sağlığımızdan olmayalım.

Bizler kamu kaynaklarının etkin kullanımının sağlanması, toplum sağlığının bugün ve gelecekte tam ve eksiksiz bir biçimde korunması ve tüm dünyada, “bireye özgü tedavilerin merkezinde bulunan bir sağlık çalışanı olarak eczacı” modelinin, ülkemizde de hayata geçmesi için gerekli adımları atıyoruz ve atmaya devam edeceğiz. Çünkü bize göre akılcı ilaç kullanımı ancak bu biçimde ete kemiğe büründürülebilir. Bu amaçla, meslektaşlarımızın yaşam boyu öğrenim perspektifi ve hastalık yönetim programları ile kendilerini geliştirmeleri için çeşitli projeler geliştiriyoruz.

Son olarak, tüm meslektaşlarımızın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü’nü kutluyoruz. Bizlere her zaman destek olan ve tüm eczacılık hizmetlerini toplumun gözü kulağı olarak dikkatle izleyerek, toplumu doğru bilgilendirmemize aracılık eden değerli basın mensuplarına bir kere daha teşekkür ediyoruz.

Siz değerli basın mensuplarına ve tüm halkımıza sağlıklı günler diliyoruz.

BASIN AÇIKLAMASI: ECZACILAR OLARAK ANTİBİYOTİKLER KONUSUNDA TÜM TOPLUMA AÇIK MESAJIMIZDIR: