Prof. Dr. Ali Metin GÖRGÜNERTümör ya da diğer hastalıklar her zaman hava yollarının içinde yani bronşlarda yer almazlar.  Akciğer kökenli hastalıkların ilk habercisi çoğu kez akciğerdeki lenf bezleridir. Emsey Hospital’dan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Metin Görgüner, akciğer kaynaklı olduğundan şüphe edilen hastalıkların ilk teşhisinde yeni bir yöntem kullanıldığını belirtiyor. Ebus – Yarasa Bronkoskopi Ultrason yöntemi adı verilen bu uygulamayla lenf bezleri taranarak, şüpheli lenf bezlerinden daha kanserleşmenin hemen başında biyopsi alınıp kanserin erken teşhis edilmesi sağlanıyor.

Ebus yöntemi; kişiyi ileri cerrahi girişimden kurtarabilen oldukça gelişmiş bir tanı yöntemi olarak Emsey Hospital’da uygulanıyor Prof. Dr. Ali Metin Görgüner, bu yeni tedavi yönteminin ayrıntılarıyla ilgili bilgilendiriyor.

Yarasalardan ilham alınan teknoloji uygulanıyor

Ebus sisteminde ses dalgası yayan prob; bronkoskopun ucuna yerleştirilerek sisteme entegre ediliyor. Doğada bu sistemin en iyi örneği yarasalar olarak biliniyor. Yarasalar insan kulağının duyamadığı frekansta sesler çıkarıp bu seslerin yansımalarını dinleyerek görmedikleri halde çevrelerindeki her şeyi çok net olarak algılayabiliyorlar.

Bronkoskop ile bronş içerisinde görerek inceleme yapılmasını sağlayan Ebus yönteminde; bronkoskopun ucuna yarasalardan esinlenilerek eklenmiş prob ile ses dalgaları yayarak bronş duvarının arkasındaki lenf bezi, doku ve kan damarlarını da çok net olarak ultrason görüntüsü olarak gösteriyor. Ebus, özel iğnesi sayesinde özellikle göğüs boşluğu içerisinde normal bronkoskopi yöntemi ile ulaşılamayan bölgelerdeki büyümüş lenf bezlerinin ya da merkezi havayollarına komşuluk gösteren lezyonların içine girebilmeye olanak sağlıyor.

Biyopsi yapılmak istenen lenf bezi veya tümör kitlesi bu ultrasonografi ile görüldükten sonra bronkoskopun içersinde özel olarak üretilmiş bir ince iğne bronkoskopun ucuna gönderilmekte ve ultrasonografik görüntü altında bu lenf bezi ya da kitleden parça alınabiliyor.

Erken teşhiste hayat kurtarıcı olabiliyor

Ebus yöntemi ile sadece hastalıklı olması muhtemel lenf bezlerinden biyopsi alınmasının sağlaması ve hedefe ulaşması kesin olarak mümkün oluyor. Yöntemin hastaya sağladığı diğer bir avantajı ise kan damarlarının ultrasonografi ile görüntülenmesi sayesinde damar yaralanması riski ortadan kalkıyor.

Bu yöntem, özellikle göğüs boşluğu içerisindeki büyümüş lenf bezlerinin tanısında, konvansiyonel yöntemlerle ulaşılamayan tümörlerin tanısı ve evrelemesi ile tedavi kararında, sarkoidoz, lenfoma, tüberküloz gibi hastalıkların tanısında ile büyük akciğer damarları düzeyindeki pıhtıların saptanmasında başarı ile kullanılabiliyor.


Kısa sürede uygulanıyor, hasta aynı gün içinde taburcu ediliyor

Bu yöntemin kullanılması ile birçok hasta gereksiz ameliyatlardan korunmakta ve hastanede dahi yatırılmadan 15 – 20 dakikalık ağrısız bir işlemle akciğer hastalıklarının tanısı ve evrelenmesi sağlanıyor. Gerekli durumlarda ve isteğe bağlı olarak işlem anestezi uzmanı eşliğinde de yapılabiliyor ve böylece hasta neredeyse hiçbir şey hissetmiyor. İşlem süresince tansiyon, nabız, elektrokardiyografi, oksijen satürasyonu gibi tüm hayati fonksiyonlar bir monitör üzerinden takip edilerek anında müdahale edilebiliyor. İşlem sonucunda hasta aynı gün içinde evine dönebiliyor.

Ebus, son derece güvenilir bir yöntem olarak uygulanıyor. İşlem sırasında nadiren ajitasyon, öksürük ve iğne yerinde kanama gibi hafif yan etkiler görülebiliyor. İşlemin tanısal değeri düşünüldüğünde yapılabilecek en düşük riskli cerrahi dışı yöntemlerden biri olduğu kabul edilmektedir.