📝 Editoryal Not:
Yaz aylarında artan fiziksel aktivite düzeyi, diz eklemine yönelik yaralanmaların da sıklığını artırmaktadır. Bu basın bülteni, özellikle menisküs yırtığı, ön çapraz bağ kopması ve diz kapağı çıkığı gibi sık karşılaşılan ortopedik sorunlara odaklanarak, sağlık profesyonelleri için hem önleyici öneriler hem de güncel tedavi yaklaşımları sunmaktadır. Gerek klinisyenlerin farkındalığını artırmak gerekse hasta bakım süreçlerine bilimsel destek sağlamak adına önemli bir kaynaktır.
Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Nezih Ziroğlu, yaz aylarında diz yaralanmalarının yalnızca profesyonel sporcularda değil, sporla hobi düzeyinde ilgilenen bireylerde ve tatil aktiviteleri sırasında aktif olan kişilerde de sık görüldüğünü belirtiyor. Açık hava etkinlikleri, ani hareketler ve ısınma yapılmadan gerçekleştirilen egzersizler, diz eklemini oluşturan yapılarda travmatik hasarlara neden olabiliyor.
Erken tanı ve uygun tedavi yaklaşımı, diz yaralanmalarında fonksiyon kaybını önlemek açısından kritik rol oynamaktadır. Özellikle dizde ani gelişen ağrı, şişlik, takılma hissi ya da boşalma hissi gibi semptomların gecikmeden ortopedi uzmanı tarafından değerlendirilmesi önerilmektedir. Aksi takdirde bu yaralanmalar, eklem kıkırdağında dejenerasyona yol açarak osteoartrit gibi kronik tablolara ilerleyebilmektedir.
Menisküs Yırtıkları
Menisküsler, diz eklemi içinde şok absorbe eden yarımay şeklinde kıkırdaksı yapılardır. Yaz aylarında dengesiz zeminlerde yapılan sporlar, çıplak ayakla voleybol gibi aktiviteler sırasında ani yön değiştirmeler ve çömelme hareketleri menisküs yırtıklarını tetikleyebilmektedir. Klinik olarak dizde takılma, kilitlenme, lokalize ağrı ve ödem ile kendini gösterir. Hafif yırtıklarda konservatif tedavi (istirahat, fizik tedavi) tercih edilirken, ileri düzey yırtıklarda artroskopik cerrahi ile menisküs onarımı veya eksizyonu uygulanmaktadır.
Ön Çapraz Bağ (ÖÇB) Kopmaları
ÖÇB, dizin stabilitesinden sorumlu ana bağlardan biridir ve genellikle ani yön değişikliği, zıplama ve iniş hareketleri sırasında kopar. Travma sonrası dizde “pat” sesi, ani ağrı, ödem ve güvensizlik hissi tipik belirtilerdir. Bu tür yaralanmalar tedavi edilmediğinde menisküs ve eklem kıkırdağında ikincil hasarlara neden olabilir. Aktif bireylerde artroskopik bağ rekonstrüksiyonu altın standart tedavi yaklaşımıdır.
Patella (Diz Kapağı) Çıkıkları
Patella çıkığı, patellanın trochlear oluk dışına kayması sonucu meydana gelir. Genellikle travma veya kas yapısındaki dengesizliklere bağlı olarak gelişir. Özellikle yaz aylarında yüksekten atlama, dengesiz yüzeylerde yapılan egzersizler ve kas yetersizlikleri bu riski artırmaktadır. İlk çıkıklarda immobilizasyon ve fizik tedavi ile izlenebilirken, tekrarlayan çıkıklarda Medial Patellofemoral Ligament (MPFL) rekonstrüksiyonu gibi cerrahi müdahaleler gerekebilir.
Korunma Önerileri:
Doç. Dr. Nezih Ziroğlu, diz yaralanmalarını önlemek için şu 6 önlemi önermektedir:
Egzersiz öncesi yeterli ısınma ve esneme egzersizleri yapılmalı,
Düzenli egzersizle diz çevresi kasları güçlendirilmeli,
Kilo kontrolü sağlanmalı,
Spor branşına uygun ve destekleyici ayakkabılar tercih edilmeli,
Kaygan ve eğimli zeminlerde ani hareketlerden kaçınılmalı,
Ağrı, şişlik veya takılma gibi belirtilerde spora ara verilmeli ve ortopedi uzmanına danışılmalıdır.
Yaz mevsiminde artan fiziksel aktivitelere paralel olarak diz sağlığını korumak adına bu önerilere dikkat edilmesi, hem akut yaralanmaların önlenmesinde hem de uzun vadede eklem sağlığının korunmasında büyük önem taşımaktadır.