📝 Editoryal Not:
Obezite yalnızca metabolik ve kardiyovasküler sorunlara yol açmakla kalmıyor, aynı zamanda göz sağlığını da tehdit ediyor. Türk Oftalmoloji Derneği’nin uyarıları, özellikle kilo artışı ile ilişkili kafa içi basınç artışı sendromlarının erken tanı ve müdahale gerektirdiğini vurguluyor. Bu haber, sağlık profesyonelleri ve risk altındaki bireyler için göz sağlığını koruma ve obeziteyle mücadele konularında kritik bilgiler sunuyor.
Çağımızın en yaygın sağlık sorunlarından biri olan obezite, yalnızca eklem hastalıkları, diyabet ve kalp-damar hastalıklarına yol açmakla kalmıyor; göz sağlığı açısından da ciddi riskler barındırıyor. Türk Oftalmoloji Derneği (TOD), özellikle 20-40 yaş arasındaki kilolu kadınlarda görülebilen kafa içi basınç artışı sendromlarının, uzun dönemde görme sinirine baskı yaparak kalıcı görme kaybına neden olabileceğine dikkat çekiyor.
Türk Oftalmoloji Derneği Nöroftalmoloji Birim Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Feyza Önder, konuya ilişkin olarak şunları belirtti:
“Kilo artışına bağlı kafa içi basınç artışı sinsice ilerleyen bir tablo. Göz siniri bu basınçtan olumsuz etkileniyor. Hastalar genellikle baş ağrısı nedeniyle nöroloji uzmanına başvuruyor ve nörologların yönlendirmesiyle göz hekimine ulaşıyor. Erken tanı kritik olduğundan zaman kaybedilmemesi gerekiyor.”
Kilo Kontrolü Göz Sağlığı İçin Şart
Prof. Dr. Önder, hastalıkta koruyucu sağlık yaklaşımının öncelikle kilo kaybına odaklandığını vurguladı:
“Diyetisyen ve fizik tedavi uzmanları eşliğinde yürütülen programlarla kilo kaybı sağlanırken, göz sinirine baskıyı azaltmak için bazı ilaçlar kısa süreli kullanılabiliyor. Ancak ilaçlar uzun vadeli çözüm değil; temel amaç kalıcı kilo kaybıdır. Kilo verilemez ve hastalık ilerlerse cerrahi tedaviler gündeme gelebilir. Kilo ile mücadele sırasında baş ağrısı çeken hastaların mutlaka göz kontrolünden geçmesini öneriyoruz.”
Kilo Verdirici İlaçlara Dikkat: Görme Kaybı Riski
Son dönemde popülerleşen bazı zayıflama ilaçlarının, göz siniri dolaşımını bozarak körlüğe kadar gidebilecek ciddi tablolara yol açabileceğini belirten Dr. Önder, şunları söyledi:
“Diyet ve hareket temelli programlar tamamlanmadan bu tür ilaçlara başvurulmamalı. Hastalar mutlaka hekimlerine danışmalı. Baş ağrısı yakınması olan ve fazla kilosu bulunan kişiler, yalnızca nöroloji değil, göz muayenesinden de geçmeli. Obeziteyle mücadele, kalp ve eklem sağlığının yanı sıra göz sağlığı için de son derece önemlidir.”
